İşe alımın önemi, sertleşen rekabetin ve piyasa koşullarının etkisiyle daha da arttı. Değerlendirme merkezleri, yetkinlik tabanlı mülakatlar gibi etkinliği ispat edilmiş işe alım uygulamaları yaygın olarak kullanılır hale geldi. En iyi çalışanları kazanma yolundaki yarışta şirketlerin önemli adımlar attığı söylenebilir.
Yine de bir işe alım sürecinde yapılmaması gereken hatalarla zaman zaman karşılaşıyoruz. İşte bu temel yanlışlara 10 örnek:
1. Dağınıklık:
Firma “on gün içinde sizi bilgilendiririz” diyorsa, haftalar sonra haber veriyorsa; görüşülen pozisyonun görev tanımı ya da raporlayacağı kişi süreç esnasında değişiyorsa; mülakatta Hande’yle görüşeceğiniz söylendiyse ve siz Gözde’yle görüşüyorsanız bu işte bir tuhaflık var demektir. Bir işe alım sürecinde iyi adayları kendinizden uzaklaştırmak için ilk olarak yapmanız gerekenler bunlardır.
2. Yanlış kriterlerle işe alım:
İçedönük kişilik profillerinin daha başarılı olacağı bir rol için süreç yönetiyorsanız ve bir adayı biraz utangaç diye süreçten uzaklaştırıyorsanız yanlış yoldasınız demektir. Aradığınız pozisyonun gerekliliklerini, ideal profilin normlarını doğru analiz ettiğinizden emin olun.
3. Ne öğretilir? / Ne öğretilmez?
Bir adaya, kullandığınız bir yazılımı, işinize özgü bir yasal düzenlemeyi ya da sektörünüzün iç dünyasını öğretebilirsiniz. Öte yandan, adayı işe aldığınız takdirde kendisine etik değerlerin önemini öğretemezsiniz; bu değerler kişide ya vardır ya yoktur. Muhasebe departmanı için bir arayıştaysanız, işe alacağınız kişinin düzenli, planlı çalışan biri olması gerekir. Düzenli, dikkatli bir insan olmayı bir kişiye öğretemezsiniz; bu nitelikler de ya vardır ya yoktur.
4. Doğru soruları soramamak:
Mülakatçılar adaylarla ters düşmemek için yüzeysel, konunun derinine inemeyen sorularla mülakatları tamamlama eğiliminde olabilir. “Eee neler yaptınız?” diye sormakla “Son görevinizde işlerin olağan yapılışına alternatif bir yöntem geliştirdiğiniz bir örnek anlatabilir misiniz?” diye sormak arasında dağlar kadar fark vardır. Sadece somut örneklere yönelik, derine inen sorular anlamlı cevaplar alır.
5. Adayların “hazır” cevaplarına izin vermek:
Bir adaya gelişime açık bulduğu yönlerini sorduğunuzda “çok mükemmeliyetçiyimdir, bu huyumu hiç sevmiyorum” derse, bu bir yanıt değildir. Çoğu mülakatçı bu uyduruk cevapların üzerinde durmaz. Bir sorunun gerçek cevabını almadan görüşmeye devam etmek sizi yanlış sonuçlara götürebilir.
6. Yıldırım hızıyla işe alım:
Yanlış bir insanı işe almanın yaratacağı negatif etki, uzun süren bir işe alım sürecinin yol açacağı sorundan çok daha fazla zararlıdır. Üst yönetimlerden, iç müşterilerden gelen baskılara dayanmak zor olsa da içinize sinen birini buluncaya dek pozisyonu boş tutmak bazen daha iyidir.
7. Kaplumbağa hızıyla işe alım:
İşe alım süreçlerini aylarca süründürüp, adayları 5-6 tur mülakata davet eden firmalar iyi adayları kaybetme yolunda azimle ilerleyen şirketlerdir. Yetenekli çalışanlar bir türlü karar veremeyen, zamanı etkili kullanamayan organizasyonlardan uzak durur. Zamanlamanızla ilgili dengeyi kurun.
8. Adaylara bilgi vermemek:
Şirketlerin yüz yüze görüşme yaptığı tüm adaylara telefonla ya da en azından e-mail’le geri dönmesi en temel beklentidir. İnsana değer veren her organizasyonun zaman ayırıp kendi özel bilgilerini paylaşan adaylara bir zaman planı bildirmesi, gerekli bilgileri aktarması beklenir. İyi bir repütasyona sahip olmak isteyen kuruluşlar adaylarla ilişkilerinde özenli davranırlar.
9. Kanlı mülakatlar:
Güleryüz gösterilmeyen, hiç bir giriş sohbeti yapmadan sert sorularla başlayan, aday üzerinde baskı kuran görüşmeler iyi sonuç vermez. Sağlıklı veriler elde etmek için mülakatlarınızda sağlıklı ve insancıl bir iletişim kurmalısınız.
10.Rolün gerekliliklerini doğru aktaramamak:
Bir mülakatta, adayın pozisyonu gerçekten isteyip istemediğini görmek için, işin yalnızca sıkıcı taraflarından, uzun çalışma saatlerinden, bitmek bilmeyen seyahatlerinden söz ederseniz halinden memnun, aslında iş arayışında olmayan yetenekli çalışanları kendinizden uzaklaştırırsınız. Çerçeveyi doğru ve objektif olarak çizdiğinizden emin olun.