İş – Özel Yaşam Dengesini Sağlamanın 9 Yolu

HR_Strange_But_True_Does_Your_Organization_Value_Work_Life_BalanceBir çoğumuz çok çalıştığımızı düşünüyoruz. Koşturmacanın içinde maalesef çoğumuz özel yaşamlarımıza  özen gösteremiyoruz.

Siz de bu hissiyata sahipseniz, işte size kendinize zaman ayırmanıza yardımcı olabilecek 9 öneri:

Her neredeyseniz %100 orada olun: Üstünde çalıştığınız iş, proje, fikir her ne ise onu ofiste bıraktığınızı düşünüyorsunuz. Öte yandan çıktığınız öğle yemeğinde, akşam evinize gittiğinizde konuyla ilgili e-mail trafiğini takip etmeden duramıyorsunuz. Bir huzur yok! Bu davranışla birlikte, kendinize ait olması gereken zamanın, sizce size bir faydası oluyor mu? Şalteri ne zaman indireceğinize karar verin ve gerçekten indirin.

İşteyken işinize odaklanın: Belki de gün içinde uğraştığınız iş dışı konular işinize odaklanmanızı engelliyor… Bu nedenle oluşan zaman kaybını iş dışında telafi etmeye çalışıyor olabilir misiniz? Üzerinde çalıştığınız konuları önceliklendirin, takviminize girin ve mümkün olduğunca bu disipline uyun. Akşam ofisten çıkarken kafanızın rahat olmasını istemez misiniz?

Hobiler edinin: İster inanın ister inanmayın, bir çok insan iş dışındaki zamanlarında ne yapacağını bilemiyor. Keyif aldıkları bir “uğraşı”ları yok. Bu nedenle yeni arkadaşlar da edinemiyorlar. Yeni yabancı bir dil öğrenmek gibi, bir fotoğrafçılık kursuna katılmak gibi bir aktivite bulun ve aksatmadan devam edin. Kendinize yeni bir pencere açın; zamanınızı “kaliteli” hale getirin.

Haftanızı planlayın: İşinizde olduğu gibi özel hayatınızda da plansız hareket etmenin bedeli içinde bulunduğunuz girdaba kapılıp gitmektir. Özel hayatınız için de iyi bir hafta geçirmenin yolu planlamadan geçer. En azından bir kaç gün öncesinden ne zaman spora gideceğinizi, kiminle öğle yemeğine çıkacağınızı, hangi gün yatıp ayağınızı uzatacağınızı planlayın. Plansızlık yüzünden özel zamanızı israf etmeyin.

Ailenize zaman ayırın: Gündelik koşturmaca içinde aileden uzaklaşmak çok kolay. Aslında kendimizi yanlarında en rahat hissettiğimiz insanlar çoğunlukla ailelerimizdir. Harala gürele içinde en kolay uzaklaştığımız kişiler de yine onlar olur. Ailelerinizle, en azından haftada bir yemek organizasyonu yapın. Şehir dışında iseler Skype ya da farklı bir araçla görüntülü olarak görüşün. Daha iyi hissedeceksiniz.

Geri adım atmak da gerekebilir: Bazen sorun çok fazla aktiviteye katılmaktır. İş dışında, aynı anda spora, arkadaş partilerine, üyesi olduğunuz derneklerin çalışmalarına yetişmek de sizi tüketebilir. Nerede duracağınızı, nerede hayır diyeceğinizi bilin.

“Dijital serbest bölge”ler yaratın: Teknoloji öyle bir hale geldi ki bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar her yerde, her an elimizin altında. Bu da bulunduğumuz yere, hatta arkadaşlarımızla çıktığımız yemeğe bile odaklanmamızı zorlaştırıyor. Günlerce öncesinden organize ettiğimiz yemeklerde hep beraber oturup telefonlarımıza bakıyoruz. Yemeklerde telefonları cebinizden çıkarmayın, evinizde yatak odanıza tablet ya da telefon sokmayın. Uzaya roket fırlatmıyorsanız işiniz o derece ölümcül olmayabilir. Dijital olarak “özgür” olacağınız alanlara ihtiyacınız var.

Ufak tefek işleri eleyin: Elinizi oyalayan,  zamanınızı alan, kaçınabileceğiniz konuları hayatınızdan çıkartın. Kuru temizlemeciye gitmek zamanınızı alıyorsa eve servis veren birini bulun, market alışverişi zamanınızı alıyorsa online olarak sipariş vermeyi deneyin.  Küçük adımlar toplamda önemli fark yaratabilir.

“Hareket” edin: Hayatınızın rutinine uyacak mümkünse bir arkadaşınızla ya da ailenizden biriyle yapabileceğiniz bir spor bulun: Yürüyüş, koşu, trekking, imkanınız varsa yelken… Her şey olur. Yeter ki hareket edin…

İşle özel yaşam arasındaki dengeyi dengeyi kurmak çaba göstermeyi gerektirir. Bu yönde şikayetiniz varsa söylenmeyi bırakıp karar almak ve adım atmak sizin elinizde.

Yorumlar kapatıldı.